Çok fazla varsayım yok. Sorun şu ki, karşımızda sadece iktidardan uzaklaştırılabilecek ve yasağa son verecek politikacılar yok; düşman bürokrasi ve kurumlara derinlemesine yerleşmiş durumda ve baskıcı, anti-hedonistik ideoloji tüm siyasi gruplara hakim.
Sorun o kadar derinlerde ki, yasallaştırma yanlıları bile, kimse sorunun kökenine inmediği için enfekte olmuş durumda. Bu da şu: Yetişkin insanlara mahremiyet içinde ne içebileceklerini söyleme cüretini nasıl gösterebiliyorlar? Aklı başında olan (akut psikozda olmayan) bir yetişkin ne isterse onu yapma hakkına sahiptir. Bilgilendirilmeli ve sonuçlarının sorumluluğunu üstlenmelidir, doğal olarak başka kimse zarar görmemelidir. Ancak kişi kolunu kesmek istiyorsa, buna başkaları karar veremez. Kişiden başka kimseyi ilgilendirmez. Bu tür temel haklar görmezden geliniyor, hatta tüm bu meselede sözü bile edilmiyor.
Bunun gibi. Hiçbir şey değişmeyecek, durumun tek avantajı daha da kötüye gitmeyecek olması.
Gizli bir psikozdan muzdarip olmayan 17 yaşın üzerindeki her kişi için yılda üç kez zorunlu 250 ug LSD öneriyorum. Ya da sadece su kaynağını baharatlamak.